1 saat önce Çirkin'in kız arkadaşıyla mesajlaştım. Evet, son anlattığım yerden buraya nasıl atlayabildiğim konusunda hepimiz şaşkınız biliyorum ama bakın, dinleyin, parçalar yerine oturacak hemen.
3 ay boyunca başıma gelmeyen kalmadı, bahsetmişimdir. Elimdeki sonuç ise aşık olduğun adamın telefonundan gelen mesajlara, yem olduğunu bildiğin halde bilmiyormuş gibi davranmak oldu. Ava geleni avladım, yemlemeye çalışanı yemledim. Mesajlar tabi ki Çirkin'den değildi, konuşmanın sonunda kız arkadaşından sırıtan bir selfie geldi, bir de kahkaha efektli böyle. "Ah canıım"lı, "Daha yeni başlıyorum"lu mesajlardan bahsediyorum. İyice kafanız karıştı de mi? O zaman hemen sizi Nisan ayının başlarına götürüyorum...
Çirkin'in evinde koltuğa yayılmış TV izliyorum, Çirkin de hunharca yemek yiyor. Böyle bir ayımız dolmuş dolacak. "Instagram'ına baktım bugün." dememle Çirkin boğulur gibi oldu. Gördüklerimi aktarıyorum: 115 hafta öncesinden başlayarak aynı kızlar 100'e yakın fotoğraf. Evet, aklından geçenler doğru. Sevgilisi var. Bendeki soğuk kanlılık dünyaya bedel bu arada. Bir yandan o açıklama yapıyor, "Bitecek, uzatmaları oynuyoruz. Söz veriyorum halledeceğim" falan diye, diğer yandan ben pılımı pırtımı topluyor ve G.'nin evine dönmeye hazırlanıyorum. Kapıdan çıkarken "Ya hallet ya hallet." diyerek ilk tavizimi veriyorum.
Sen şeytan, o senden daha şeytan.
Ara verme kararı alıyoruz, sonra barışıyoruz, sözler veriliyor falan derken ben kendimi 1.5 yıllık bir ilişkinin ortasında buluyorum. Tabi ki uyuyamıyorum, tabi ki 7/24 kızın twitter ve instagramına bakıyorum ve tabi ki stalk yapacağım derken kızın tweetlerini favoriye alıyorum! Evet, yapıyorum. Niye şaşırdınız ki? Ve bir anda kız da benden haberdar olmaya başlıyor. Çirkin hala pişkin, "Sen şeytan, o senden daha şeytan. Dikkatli ol pabuçları ters giydirmeyin birbirinize." diyebiliyor bana. İşler buradan sonra iyice karışıyor. O kadar karışıyor ki telefonun diğer ucundaki kişi artık Çirkin değil, kızın ta kendisi.
Bu arada kızın uçak pisti gibi geniş bir alnı var. O yüzden hikayenin geri kalanında kendisinden bahsederken "Alın" diyeceğim haberiniz olsun.
Bana 2 yol sunsa, "Benimle ve aynı işkencelerle" veya "Bensiz ve rahat" dese, yine "Seninle" derdim. Öyle de çok severdim.
S.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder