Biz Kimiz?

Fotoğrafım
Birbirinden şanssız, birbirinden bahtsız, birbirinden aşık üç hatunuz açıkçası. Gün geçmiyor ki bir entrika yaşamayalım, gün geçmiyor ki kendi halimize ağlarken gülmeyelim. Hatta dedik ki madem durum böyle, başka ağlayanlar varsa açsın okusunlar bizi. Sorularını da yollamaktan çekinmesinler! Öpücükler sizlerle!

23 Temmuz 2015 Perşembe

Sevmeye başlıyor, hissediyorum.

Göz ile ciddi ciddi birlikteyiz. Öyle ki artık çeşitli fonksiyonlarıma veda etmiş durumdayım. Kimse gözüme farklı gözükmüyor, Göz hariç. Gerçi onun da gözlerinin içine 5 saniyeden fazla bakamıyorum, fazla korkunçlar çünkü. Neyse ki benim bakamadığım gözler bana en anlamlı şekilde bakıyor. Bu yeter bana.

6 gün ayrı kaldık. Daha ilk saniyesinden itibaren telefonda konuşmaya, mesajlaşmaya ve yakınmaya başladık. Ben evden 10 günlüğüne uzakta olacaktım, o da 7. Sonuç olarak o 3. günün sonunda döndü, ben de 6. günün. Ve bugün akşam o beklenen buluşma yaşandı. Günlerdir her saniye mesajlaşıp, telefonda konuşup, gülüp eğlendikten sonra bu akşam kollarındaydım. Bana ilk sarıldığı an dünyam aydınlandı, tüm o yorgunluk, bıkkınlık bir anda yok oldu. Özlemiştim.

Mesela şu an da özlüyorum. Eve döneli 1.5 saat oldu, telefonu da az önce kapattık ama ne olursa olsun konuşacak bir şeyler bulup birbirimizi arıyoruz. Dün mesela, işi vardı, tam 1 saat yazamadı. Derken bir anda beynim alarm verdi, ben ona mesaj atarken bir baktım ki o beni arıyor. 3 saat sonra yine aynı şey oldu. Hep karşılıklı oluyor, çok tatlı. 

Korkunçlu bir şey tabi ki oldu! Dün akşam oturuyoruz, Göz bana twitter'dan bir şey gösterirken bir baktık ki takip isteği var. Kim, tahmin edin. Evet, tabi ki Aysurat! Durumu açıklamıştım, kim olduğunu da söyledim, konuyu uzatmadan kapattık. Hiçbir şey yapmamaya razı oldu sanırım. Ya da en azından ben öyle umuyorum. Ama sen benden hala ne istiyorsun be kadın? Canımı bir tek Göz'le yakabileceğinin farkında, bunu kullanıyor. Sanıyor ki ben onun canını bilerek yaktım. Ah be güzelim, ne alakası var? Göz'ümü rahat bırak!

Bugün yine çok güzel vakit geçirdik Göz ile. Böyle evde otururken telefonuma gelen "20 dakika sonra gelip alıyorum seni" mesajı zaten dünyaya bedel. Bir de usulca evime kadar gelip, beni alıp şehrin belki de en huzurlu yerlerinden birine götürmesini hiçbir şeye değişmem. Soğuk biralarımızı deniz kenarında keyifle içtik, güzelce sohbet ettik ve hiçbir huzursuzluk yaşamadık. Artık sahilde arabamızı çekip keyif yaptığımız ve "Bizim yer" dediğimiz yerimiz bile var. Resmen iyi bir çift olma yolundayız.

Aylar, belki yıllar sonra ilk kez çetrefilsiz, huzurlu, doğru bir ilişkinin içerisindeyim. İçimden geldiği gibi davranıyorum, içimden geldiği gibi sevmeye başlıyorum onu. Hak ediyor da bu sevgiyi. Beni her halimle sevebiliyor. Mesela dün tatil dönüşü, bitik haldeyken yalnızca duş alıp gidiyorum yanına ve o beni koklayarak öpüyor. "Nasıl güzelsin sen" diyor şiş göz altlarıma rağmen. Sevmeye başlıyor o da beni, hissediyorum. 

Bu kez bir neden yok ortada sevmemek, sevilmemek için. Tüketmeden yaşamak elimizde bu kez.
S.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder